Türkiye’nin Gizli Cenneti " Faralya Köyü "

Genel olarak Faralya adıyla bilinen bu köyün resmi adı Uzunyurt köyüdür. Türkiye’nin güney-batısında, Muğla’nın Fethiye ilçesine 25 km. , Dalaman Havalimanına 70 km. Dünyanın en çok fotoğraflanan plajı Ölüdeniz’e ise sadece 10 km uzaklıktadır. Faralya Köyü için “Türkiye'nin gizli cenneti” ya da “Cennetten bir bahçe” desek abartmış olmayız. Çünkü
Muhteşem güzelliğe ve bakirliğe sahip Kelebekler Vadisine hakim bu Köyün bulunduğu 40 km'lik alan içinde tarihi Roma ve Lykia Kalıntıları ile süslenmiş Ünlü Lykia Yolu bulunmaktadır.

Günümüz insanlarının yaşam koşullarının zorlaşması, stres, şehirlerin metropollere dönüşmesi, yeşilin ve doğanın 21. yüzyıl gerçeklerine direnerek herşeye rağmen ayakta kalma çabası, insanların tatil tercihlerini ve ihtiyaçlarını şekillendirmektedir.

Hal böyle olunca insanlar samimi, içten ve doğal yaşam süren, kültürel ve hümanist değerlerini halen sürdüren yöresel insanlarla tanışıp farklı tecrübe ve izlenimlere sahip olmak istiyorlar. Bu sebeple doğa turizmi açısından bakıldığında Fethiye, Fethiye köyleri ve özellikle Faralya Köyü’nün önemi her geçen gün daha da artmaktadır.

Çok eşsiz bir konuma sahip ve Türkiye’nin en özel bölgelerinden sayılan köy; Kelebekler vadisi & Ölüdeniz’e hakim lokasyonu, insanları hayrete düşüren güzelliğiyle uçsuz bucaksız uzanan deniz manzarası, nefes kesen günbatımı renkleri, zengin bitki örtüsü, dimdik ayakta duran vahşi dağları ile ziyaretçilerine dudak ısırtmaktadır. Birçok insanın belki de hiç görmediği kelebek ırkları, uzun zamandır özlemini çektiği çiçek kokuları ve kuş sesleri, yeşilin her türlü tonunu görebileceğiniz, Anadolu’nun küçük bir fotoğrafı olan otantik ve yerel köy yaşamı ile her geçen gün daha çok yerli ve yabancı turistin dikkatini çekmektedir. 

Faralya Köyü tarihi değerlerinin yanında pek çok doğal güzelliğe de ev sahipliği yapıyor. Mutlaka görülmesi gereken Kelebekler Vadisi ve Kabak Koyu'nun dışında diğer güzel plajları, denizi, vadileri ve koyları da ziyaret ederek Faralya Köyü’nün ruhunu hissedebilirsiniz. Ayrıca muhteşem manzaraya hakim şirin kafeler keşfedebilir, köyün sevecen, son derece rahat ve  misafirperver sahipleriyle de keyifli sohbetler edip, adaçayı ve balıyla ünlü bu köydeki organik ürünlerin tadına bakabilirsiniz.

Faralya'da Muhteşem Günbatımını sizlerle paylaşmak istedik.

Temmuz- Ağutos aylarında bile buram buram doğa kokan ve yüzünüzü okşayan esintisi sayesinde sıcağı fazla hissetmezsiniz. Faralya’nın kendine has mis gibi kokan tertemiz bir havası vardır. Bol oksijen sayesinde mışıl mışıl derin bir uyku çeker, erkenden uyanır böylece güne erken başlayarak tüm enerjinizle günü doya doya yaşayabilirsiniz. Gün içinde hayvanları otlatan çobanları, eşek sırtında gezinen köylüleri, bahçelerde koşuşan çocukları keyifle izlersiniz.   

Hele akşamları ... yıldızları tek tek sayabileceğiniz ve insana “ vay be;  gökyüzünü hiç bu kadar net ve bu kadar aydınlık görmemiştim “ dedirten yegane yerlerden biridir. Kendinizi tamamen gecenin gizemine, köyün büyüsüne kaptırırsanız bambaşka bir yerde, bambaşka bir frekansta olduğunuzu her anlamda ve her hücrenizde hissedersiniz.

Faralya’da olmak sanki dünya gezegeninde olmamak, bambaşka bir hayata dışardan bakmak, hatta kendine dönmek, varoluşu anlamaya çalışmak, o sessizlik, gizem ve büyünün içinde kaybolmuşluğun getirdiği bir hisle uyanmak ve ayılmak gibidir. Tüm dış etkenlerden izole apayrı bir dünyadır Faralya ... Bunu anlamak için kendinizi sadece ona bırakmanız yeter ...

Siz Faralya köyünü keşfederken bizler de sizin için farklı noktalara yelken açıyor olacağız. Bir sonraki yazımızda sizi en az bu özel yer kadar etkileyecek güzel izlenim ve anılarla geri döneceğiz. Sevgiyle, huzurla doğayla her daim iç içe olmak dileğiyle ...